Stres, içsel veya çevresel kaynakların neden olduğu bir gerginlik halidir.
Çoğu kişi, yaşamında düzenlilik ve durağanlık ister. Fakat hayat, değişen
durumlarla doludur. Zaman içinde veya aniden gerçekleşen değişiklikler uyum
gerektirir. Kişiler uyum sağlayabilmek için çeşitli başa çıkma mekanizmaları
kullanırlar. Peki bunlar nelerdir?
1) Doğrudan Başa Çıkma
Doğrudan başa çıkma yöntemlerini 3 şekilde incelenebilir. Bunlar;
Yüzleşme: Stres yaratan problemi kabul ederek çözüm yolları aramak ve ideal amaca
ulaşmaya çalışmaktır.
Uzlaşma: İdeal amaç veya çözüm ulaşılabilir olmadığında
uygulanması daha kolay ve gerçekçi bir çözüm yolunu benimsemektir.
Geri Çekilme: Stres yataran ortamdan veya durumdan uzak durmak, kaçınmaktır.
2) Savunucu Başa Çıkma
Doğrudan başa çıkma yöntemleri her durumda işlevsel değildir. Kişiler,
yaşadıkları stresin kaynağından emin olamadıklarında ve stresle doğrudan
yüzleşemediklerinde “savunma mekanizmalarını” kullanırlar. Bunlar;
İnkar: Stres yaratan gerçeği kabul etmeyi reddetmektir.
Bastırma: Tehdit edici düşünceleri bilinç dışında tutmaktır.
Yansıtma: Bilinçaltında tutulan duygu, güdü ve isteklerin başkalarına
yansıtılmasıdır.
Özdeşim Kurma: Başkalarının özelliklerini benimsemek yoluyla kişinin kendi yetersizlik
duygusundan uzaklaşmaya çalışmasıdır.
Gerileme: Rahatsız edici durum karşısında çocukça davranışlarda bulunmaktır.
Rasyonalizasyon: Strese neden olan malzemeyi duygudan arındırarak kaygısız bir biçimde
bilince çıkarmaktır.
Karşıt Tepki Geliştirme: Bilinçaltında tutulan ve rahatsızlık veren düşüncelerden, duygulardan,
isteklerden kaçınmak için bunların tam tersi yönde davranışlarda bulunmaktır.
Yer Değiştirme: Dürtüleri asıl nesneden ziyade tehdit edici olmayan nesnelere yöneltmektir.
Yüceltme: Benliği tehdit edici bilinçaltı dürtülerini sosyal açıdan daha kabul
edilebilir olanlarla değiştirmektir.
Her bir savunma mekanizması, kişinin stresli durum ile ilgili kaygısını
azaltmak için kullandığı bir çeşit kendisini kandırma yöntemidir. Freud’a göre
bunlar, bilinçdışı içtepilere karşı verilen savaşın belirtilerdir. Savunma
mekanizmalarının, kişilerin işlevselliklerini bozabilecek yoğunlukta kullanımı
stresli durumları ortadan kaldırmaktan çok yeni sorunlara yol açar. Ancak, bazı
durumlarda yaşamın sürdürülebilmesi için savunma mekanizmalarının kabul
edilebilir bir ölçüde kullanılması gerekli olabilir.
Kaynakça:
- Morris, G. C. (2002). Psikolojiyi Anlamak ( A. Erkuş, Çev.
). Ankara: Türk Psikologlar Derneği Yayınları.
- Burger, J. M. (2004). Kişilik ( İ., D., E., Sarıoğlu, Çev.
). İstanbul: Kaknüs.
- Özgüven, İ. E. (1992). Üniversite Öğrencilerinin Sorunları ve Baş Etme
Yolları. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi Dergisi, 7,
5-13.
- Çam, S., Tümkaya, S. (2006). Üniversite Öğrencilerinde Kişilerarası
Problem Çözme. Ç.Ü. Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi, (15) 2,
119-132.
Yorumlar
Yorum Gönder