Hikaye terapi, Michael White tarafından geliştirilmiş olan post-modern bir
psikoterapi yaklaşıımıdır. Temel uygulaması, terapistin kişinin problemlerini
dinlemesi ve daha sonra o problemlerle ilgili hikaye üretip ona anlatmasıdır.
Hikaye dinlemenin yaşamınızdaki gerçeklikleri yeniden şekillendirdiği fikrine
inanmak zor olsa da bunun oldukça etkili bir yöntem olduğu bilimsel
araştırmalarla da desteklenmektedir.
Hikaye terapi, kişinin günlük yaşamda deneyimlediği problemlerden
arınmasına yardımcı olur. Bunu yaparken, kişiye öz-güven, yeterlilik, azim ve
değerli hissetme gibi kendisiyle ilgili olumlu mesajları bilinçaltı seviyede
iletir. Kişinin hayat boyu yaşadığı deneyimler, terapist tarafından danışana
özgü hikayelere dönüştürülür. Bu özel hikayeler, danışanın sorunlarını yeniden
çerçeveleyerek yaşamında iyileştirici gelişmelerin gerçekleşmesine hizmet eder.
Kişiyi değiştirmekten veya yaşadığı sorunu unutturmaktan çok sorunun
etkilerinin azalmasına odaklanılır. Bu bakış açısı ile, sorun ve danışan
arasına sorunun dışsallaşmasını sağlayan bir mesafe eklenir. Danışanın
duygularını değiştirmeye yönelik doğrudan bir müdahale olmadığından terapinin
ketlenmesine neden olan, danışan tarafından geliştirilebilen olası direnç ve
savunma durumu minimize edilmiş olur. Sorunu dışsallaştırma sürecinde danışan,
kazandığı azim ve inançla birlikte hayatını değiştirmede kendisini daha yeterli
hisseder.
Hikaye Terapi ve Travma İlişkisi Nasıldır?
Travma, kişinin aniden ruh ve beden bütünlüğüne yönelik bir şiddet yaşaması
anlamına gelmektedir. Hikaye terapi ile danışan normallik hissini geri kazanır.
Yaşadığı travma her ne ise onu farklı bir psikososyal bağlam içerisinde görür.
Ona özel yazılan hikayelerle, kendisi ile ilgili algısı değişir.
“ Öldürmeyen şey, güçlendirir “
1995 yılında North Carolina Üniversitesi, Psikolojik Bilimler bölüm başkanı
profesör Richard Tedeschi, travma yaşantısının kişinin üzerinde psikolojik
olarak güçlendirici bir sonuç yarattığı fikrine odaklanmıştır. Önemli yaşam
krizlerinin veya travmaların kişide radikal pozitif değişimler yaratabileceği
fikrini öne sürmüş ve “post-travmatik gelişim” kavramını oluşturmuştur.
Hikaye terapistlerinin de mantalitesi aslında bu fikirden çok farklı
değildir. Kişi hikaye terapi sürecinde, terapistin yardımıyla yaşadığı travmaya
farklı bir pencereden bakmayı öğrenir.
Özetle…
Hikaye terapinin özünde, kişinin yaşam boyu deneyimlediği çeşitli olumsuz
yaşantılar sonucunda kimliğine dair geliştirdiği inançların yeniden
yapılandırılması vardır. Öyküler, iyileştirici metaforlar ve semboller içerir.
Travma pek çok insanın yaşamında yer almıştır ve alacaktır. Ancak en güç
travmalarda dahi iyileştirici çıkış yolları bulmak mümkündür. Travmalarla
yaşamak her yanında delikler olan bir teknenin deliklerini kapatmak yerine
içeri giren suları dışarıya atmaya benzerken, travmalardan arınmak teknenin
deliklerini tamir ederek güvenli bir şekilde hayat yolculuğuna devam
etmektir.
Yorumlar
Yorum Gönder