ÇOCUĞUM İNTERNETE BAĞLI MI BAĞIMLI MI?

Sürekli gelişen ve değişen dünyada yaşantımızın her alanına dağılmış olan internetin ortaya çıkış amacı kişiler arası iletişim ve bilgi paylaşımını arttırmak ve araştırmacıların kullanım sahasını geliştirmekti. Fakat internetin tahmin edildiğinden de fazla yaygınlaşması arkasında birçok patolojik aşırı kullanıma bağlı sorunlar getirdi.

Sanal dünya, hayatımızda git gide yer aldıkça insanlarla olan yüz yüze sohbetlerimiz yerini telefon, laptop vs. gibi araçlar aracılığıyla,  belirli sosyal medya hesaplarını kullanarak mesajlaşmaya bıraktı. Teknolojinin bu derece ilerlemesi iletişimi kısıtladı ve farklı bir neslin de ortaya çıkmasına sebep oldu.

Günümüzde internet, bilgisayar ve telefon gibi teknolojik aletlerin gereğinden fazla ve yanlış bir şekilde kullanılması hem okul çağındaki bireylerin akademik, aile ve sosyal yaşantılarını olumsuz yönde etkilemekte, hem de ebeveynlerin internet kullanımında geliştirdiği yanlış tutumlar çocuklarıyla olan iletişim kopukluğuna, aile arasındaki bağların kopma noktasına gelecek kadar zayıflamasına neden olabilmektedir.

Yoğun internet Kullanımı Ve İnternet Bağımlılığı Arasındaki Fark Nedir?

Bağımlılık Kriterleri;

1.       Çocuğun tek arkadaşının ekran olması.

2.       İnternet olmayınca yoksunluk krizi yaşaması.

3.       Giderek artan dozlarda internet kullanımı.

4.       Kullanımın hayat işlevselliğini bozması. ( Akademik, sosyal )

Yoğun İnternet Kullanımı Kriterleri;

1.       Çocuğun gerçek arkadaşlarının olması ancak interneti haftada 35 saat ve üzeri bir zaman kullanması.

Eğer çocuğun arkadaşları varsa, akademik ve sosyal hayatı iyiyse genelde klinik müdahale gerektirmez ve ebeveynin uyguladığı bazı sınırlarla yoğun internet kullanımının üstesinden gelinebilir. Ancak bağımlılık gibi durumlarda sağlıklı olanı bir uzmandan destek almaktır.

Peki çocuğun yoğun internet kullanımının önüne geçmek için ebeveyn olarak ne yapabiliriz?

Öncelikle çocukların çevrimiçi dahil olduğu sanal ortamları tanımalıyız. Güvenli bir alan oluşturmalıyız. Özellikle küçük yaş grubu çocukların sosyal medyada iletişim kurduğu kişiler varsa bu kişileri tanımamız iki taraf açısından da iyi olabilir.

Ebeveynler açısından oldukça önemli olan sınırları belirleme olgusu internet kullanımı açısından da oldukça önemli bir durumdur. Burada da çocuklarımızın internette geçirdiği süreyi kontrol altına alıp uygun bir şekilde kota belirlemeliyiz. Bunu yaparken çocuğun algılayacağı bir seviyede, olumlu bir tutum sergileyerek yapmak hem ebeveyn hem de çocuk açısından olumsuz bir durum oluşmadan meselenin hallolmasına olanak sağlar.

Çocuk ağladığında ya da bir şeye kırılıp üzüldüğünde onu teselli etmesi ya da o yaşadığı duygu durumunu değiştirmek adına önüne alternatif olarak tablet, bilgisayar, telefon gibi teknolojik aletler sunmak çocuğa yarar sağlamamaktadır. Beraber vakit geçirmek,  sorunun üzerine konuşup çözüm yolları aramak hem ebeveyn hem de çocuk açısından oldukça faydalı olmaktadır.

Çocuklarınızın arkadaşlarıyla beraber sanal iletişimden daha çok doğal yollardan, yüz  yüze iletişim kurmaya teşvik edin. Akran grupları içerisinde sosyalleşmesi çocuğun kişisel gelişimine oldukça katkı sağlamakla beraber arkadaşlarıyla beraber ilgi alanlarını keşfedip kendilerini daha çok aktivite edecek alanlara yönelmelerini sağlar.

Araştırmalara göre; önerilen yaş gruplarına göre kullanım sürelerine uyulması çocuk ve ebeveyn açısından oldukça önem taşımaktadır:

Yaşamımızın ayrılmaz bir parçası haline gelen İnterneti, doğru ve yararlı bir biçimde kullanmaya özen gösterelim. İlk önce biz ebeveynler olarak bu bağımlılıktan kurtulmalıyız ki çocuklarımıza iyi bir rol model olalım..